Üyelik Formu
E-Posta Adresiniz :
*
Şifreniz :
*
Adınız :
*
Soyadınız :
*
          Bayılma nedeniyle doktora gidenler standart bir dizi testlere tâbi tutulurlar. Beyin MR’ı veya tomografi ile başlayan tetkikler onlarca kan ve idrar tetkiki, Holter EKG ve başka testlerle devam eder. Yeteri kadar paranız varsa mesele yok, istenen tetkiklerin hepsini yaptırın ancak tüm bayılmaların yüzde sekseninin masum vagotonik bayılmalar olduğu gerçeğini unutmayın. Maddi imkânlarınız sınırlı ise aşağıda yazdığım ihtimalleri tek tek gözden geçirin, doktorunuzdan sadece gerekli testlerin yapılmasını isteyin.
 
CİDDİYE ALINMASI GEREKEN BAYILMALAR:
1.      Kalp hastalığına ait bayılmalar hiçbir haberci belirti vermeden aniden gelişir. Bayılma sırasında göğüste ağrı hissetmeniz, bayılmanın bir parmak şıklatma kadar kısa bir an sürmesi, bayılma öncesi veya sonrasında çarpıntı olması, kalp ritminde bozukluk hissedilmesi akla kalp hastalığı getirir. 
2.      Ailede ani ölüm hikayesi olanların bayılma olayını ciddiye alması gerekir. (Rahmetli amcanız hiçbir şikayeti yokken küt diye gittiyse bayılmayı ciddiye alın.)
3.      Epilepsi veya sara hastalığında bayılma olabilir. Hastanın bayılma sırasında altına idrar kaçırması, vücutta kasılmalar olması, dişlerin kenetlenmesi, ağızdan köpük gelmesi epilepsi nöbetini düşündürür. (Sadece bayılma ile seyreden epilepsi nöbetleri de vardır.) 
4.      Beyin damarlarında tıkanma, beyin kanaması. Bayılma ile birlikte bir taraf elde, kolda, yüzde uyuşma, hissizlik olması, kuvvet kaybı hissedilmesi, konuşmada bozukluk olması beyin kaynaklı bir bayılma düşündürür.
 
NEDEN BAYILDINIZ?
            Bayılma şikayeti ile gelen hastalara “O sırada etrafınızdaki sesler kulağınıza geliyor muydu?” diye sorarım. Hastanın “Sesler kulağıma geliyordu ama cevap veremiyordum” demesi bana bayılmanın “sinir gerginliğine bağlı olduğunu” (eskilerin deyimiyle histerik bayılma) düşündürür. Hastanın ayıldıktan sonra ağlaması sinirsel bayılma ihtimalini güçlendirir. Bayılan kişi bir yakınınız ise kendi kendinize şu soruyu sorun “Hastamın taşıyamayacağı kadar ağır bir yükü, aşırı bir stresi, üzüntüsü var mı?” Hastanızın ruhsal durumunu iyi görmüyorsanız bir psikiatrdan yardımı almaktan kaçınmayın. 
            Hasta, “bayılma sırasında etraftaki sesler kulağına geliyor muydu?” sorusuna  “Hayır, bayıldığım ana ait hiçbirşey hatırlamıyorum” derse, hele bir de “Düşerken başımı vurmuşum” diyerek kafasındaki şişliği gösterirse o zaman “Tam senkop” dediğimiz gerçek bayılma aklımıza gelir. Gerçek bayılmaları her zaman ciddiye almak gerekir. Dahiliye, kardiyoloji veya nöroloji uzmanına görünebilirsiniz.
            Vazomotor bayılma en sık gördüğümüz bayılma nedenlerinden birisidir. On bayılmanın sekizinin vagotonik bayılma olduğunu söyleyebiliriz. Ani üzüntü, aşırı ve rahatsız edici bir yemek, vücudun susuz kalması, korku, basık ve kapalı ortamlar vagovasal refleksi tetikleyerek ani bayılmaya neden olabilirler. Bayılma esnasında bulantı olabilir, nabız yavaşlar, tansiyon düşer. Bayılacaklarını anlayan hastalar bir sandalyeye ilişmeye, yere oturmaya çalışırlar. Yere yatırıldıktan sonra birkaç dakika içinde kendilerine gelerek ayılırlar. Soğuk terleme sık görülür. Vagotonik bayılmalar masumdur, hasta ve hasta yakınlarını korkutur ama kalıcı bir hasara neden olmazlar. Bazı bünyelerde o kadar sık görülür ki hastalar bir süre sonra alışır, “ben gene bayıldım” der veya “şimdi gene bayılacağım” diyerek bir yere otururlar.   
            Gıda zehirlenmesine bağlı bayılma. Bozulmuş, özellikle temiz olmayan deniz mahsülleri, bayat tavuk, soğuk zincirden çıkmış dondurma gibi yiyecekleri yiyenlerde toksik maddeyi bir an önce dışarı atmak isteyen vücudumuz bulantı, kusma ve ishal yollarını kullanır. Bu esnada barsağa aşırı miktarda su çekilmesi bazen bayılmaya neden olabilir. Hastanın anlattıklarından, birlikte karın ağrısı, ateş gibi diğer semptomlar olmasından yola çıkarak ayırcı tanıya ulaşabiliriz. Bu tip bayılmalar tekrar etmez, enfeksiyonun tedavisi ile hasta tamamen düzelir. 
            Ortostatik hipotansiyon daha çok düşük tansiyonlularda görülen bir bayılma nedenidir. Hastanın oturduğu veya yattığı yerden birden ayağa kalkması kan basıncını birkaç puan daha düşürerek başının dönmesine ve bayılacak gibi olmasına neden olur veya gerçekten bayılır. Özellikle bir nedenle vücudu susuz kalan veya tansiyon ilacı alanlarda sık görülür. Genetik bir yatkınlık söz konusu olabilir.   
            İşeme sonrası bayılma. Daha çok erkek hastalarda görülür. Aşırı dolu idrar torbası boşalırken veya işeme olayı bittikten hemen sonra hasta bayılır. Genellikle hasta ayıldığından kendisini tuvalette yerde yatarken bulur. Sık tekrar etmesi halinde iki şeye dikkat edin (1) idrar torbanızın aşırı dolmasını beklemeyin (2) alafranga tuvalette acele etmeden ve oturarak işeyin. 
            İlaçlara bağlı bayılma. Alfabloker grubundan bazı tansiyon ilaçları ile prostat küçültücü ilaçlar alan kişilerde “ilk doz senkopu” adını verdiğimiz bayılma olayı görülebilir. Hastalar ilaca başladıklarında aldıkları ilk ilaçtan sonra ani bir tansiyon düşmesi olur ve hasta bayılır. Ben bu ilacı verdiğim hastaları önceden uyarıyor, ilk dozu gece almalarını ve tuvalete giderken eşlerinin yanında olmasının iyi olacağını söylüyorum. Hastalar biraz endişe ediyorlar ama bayılma olayı böylece önlenmiş oluyor.
            Hamilelerde bayılma. Bir taraftan bir tarafa ani dönmeler, iyi beslenmeme, susuz kalma, özellikle 4. aydan sonra sırt üstü yatma hamilelerde bayılır gibi olmaya veya bayılmaya neden olabilir. Bir iki bardak sıvı alıp istrihat edin, sık sık tekrar ederse doktora görünün.
            İğne veya aşı sırasında bayılma. İğnenin damara değdiği anda damar cidarındaki refleks mekanizma tansiyonun birden düşmesi ile bayılmaya neden olabilir.
            Korkudan bayılma oldukça sık görülür ve aslında bir savunma mekanizmasıdır. Evrimsel süreçte vahşi bir hayvan veya korkunç bir düşmanla karşılaşanların bir kısmı bayıldılar. Bayılmayanlar savaşıp düşmana karşı hayatlarını tehlikeye atarken bayılanlar aktif savaşın dışında kalarak genlerini bize ilettiler. 
 
Bayılan hastaya ne yapalım?
1.      Hastayı koluna girip ayağa kaldırmaya çalışmayın, sırt üstü yere yatırın.
2.      Başını yükseltmeyin,
3.      Başa giden kan miktarını altırmak için ayağını yukarı kaldırın,
4.      Hasta gözlerini açıp kendine gelinceye kadar ayağa kaldırmayın.
15 Nisan 2009 Çarşamba / 206408 Kişi Okudu
Yorumlar






Copyright © 2006 - 2024 DoktorMurat.Net, Yasal Uyarı ve Gizlilik, Site Haritasi
Dr.Murat KINIKOĞLU Sağlıklı Yaşam Rehberiniz
İntermed Sağlık Merkezi Teşvikiye cad. No: 63 Nişantaşı Şişli/İstanbul
Tel: 0212 225 06 60 - Faks: 0212 2250895